Pepero Günü - Pepero Day - 빼빼로데이 11/11



Herkese merhaba!
Bugün Güney Koreliler için Sevgililer Günü kadar önemli bir gün: Pepero Günü.
11.11 tarihinin Peperolara benzemesinden ve insanların birbirlerine Pepero hediye etmesiyle başlamış, zamanla artan bir çılgınlığa dönüşmüş. Pepero dediğimiz şey bizdeki Biscolata Stix aslında. Bunları daha çok süsleyerek birbirlerine hediye ediyormuş insanlar. 11 Kasım önemli bir gün yani.

Ben de düşündümki neden yapılmasın.
Aldım Biscolata Stix'imi, Krınkıl'ımı başladım süslemeye.



Bunların dışındaki malzemelerim cupcake süslemek için kullandığım glazürler ve fındık fıstık vs. Ne isterseniz, evde ne bulursanız ♥

 




Olayın malzemeleri önümüze yaydıktan sonraki kısmı şu şekilde. Kaynar suya glazür paketlerinizi atıp bekletiyorsunuz. Glazür kullanmayacaksanız çikolata ve tereyağını eritip kullanabilirsiniz ♥

Bundan sonraki kısmı en eğlenceli olan kısım. Çıbık krakerlerimizi çikolataya batırıp ardından istediğiniz malzemeye buluyorsunuz ve beklemeye bırakıyorsunuz.
Donmaya bıraktığım yer yağlı fırın kağıdıydı. Oldukça kullanışlı :3

Donma işleminden sonra renkli glazürler ile süslemeye devam edebilirsiniz ♥




Benimkiler en son şu şekildeydi ^,^

Son olarak AFİYETLE YİYORUZ! Bencil olmayıp paylaşıyoruz falan :3


Bir de pepero yemek demişken, Japonlardan Pocky oyunu olarak bildiğimiz oyunu Güney Korelilerin Peperoya uyarlamış olduklarını söylemeden geçmeyeyim. *ben de yeni öğrendim evet*

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere ^_^


*kim olduklarına dair en ufak fikrim yok ehehhe*






Cilt alt tonu nedir?

Merhahalar,
Biliyorum ki burası bir makyaj blogu değil. Ben de makyaj uzmanı değilim zaten. Ama cosplay yaparken bilmeniz gereken en temel kuralları deneme yanılma yapmaya kalmadan öğrenebilirsiniz artık. Zamanında deneme yanılma yöntemi ile makyaj yapmayı anca öğrenmiş bir insan olarak ve hala kozmetik ürünleri uzmanı olmasam da belirli ürünleri mantık çerçevesinde kullanmayı öğrenerek büyük ilerleme kaydettiğimi düşünüyorum. En basitinden Gratis / Watsons / Flormar gibi yerlerde çalışan arkadaşların hangi ürünleri sattıklarını bilmemeyi geçtim kendilerine bile nasıl makyaj yapamadıklarını görüyorsunuzdur. Bakımlı olmak, düğüne gider gibi ya da sahneye çıkar gibi badana şeklinde makyaj yapmak değildir. Günlük / natürel makyaj da bu değil. Temelde cildinize uyumlu tonları kullanarak sağlıklı ve canlı bir görünüm kazanabilirsiniz. Adım adım cosplay için yapılan makyaj hilelerine kadar değineceğim. Bugün bahsedeceğim konu ise cilt alt tonunuzu bularak "gerçekte" size yakışan renkleri seçmek.

Bir çok insanın beyaz ya da esmer olmasının, ten rengini tek kelime ile tanımlayabilmelerini hep kıskandım. Çünkü bkz buğday tenli olma sorunsalı. Kışın kumralımsı bir teniniz varken yazın iki saat güneşe çıktınız diye esmer ilan ediliyorsunuz. Hatta düzeltiyorum 1 hafta tatile gidip bronzlaştınız diye melez falan oluyorsunuz. Sonra bir gün cilt alt tonu denilen şeyi öğreniyor ve teniniz koyu olsa da soğuk renklerin size yakıştığını öğreniyorsunuz. Hayat garip.

Ve ben konuya hala başlangıç yapamadım ne hoş :D

Cilt alt tonu nedir sorusuna yukarıda biraz değindim. Biraz daha açmak gerekirse herkesin ten rengi 3 tona ayrılıyor. Ve bu alt ton size yakışan renkleri, hangi tonda makyaj yapmanız gerektiğini, hangi saç renginin sizi daha canlı göstereceğini söylüyor.

Bu 3 cilt tonu sıcak / warm, soğuk / cool ve nötr'dür.

Cilt alt tonunuzu anlayabilmeniz için birkaç yöntem bulunmakta.
1.Damar Testi : Bu test oldukça kolay. Sadece gün ışığında olmanız yeterli. Bileğinizin iç tarafını gün ışığında ne renk gördüğünüz ile ilgili. Eğer damarınız yeşil gözüküyorsa sıcak, eğer mavi gözüküyorsa soğuk alt tona sahipsiniz. Eğer karar veremediyseniz nötr grubunda olabilirsiniz.

5855_timthumbAçıkçası ben mor görüyorum damarımı. Kararsızlık da değil hani baya mor. Ama mor rengin içerisinde yeşil olmadığına göre soğuktur diye geçmiştim bu testi :D
Kendimi de kandırıyor olabilirim pekala. O yüzden diğer testlere bakmakta yarar var.

2. Altın ve Gümüş Testi: Uzmanların dediğine bakılırsa altın renk cilt alt tonu sıcak olanlara, gümüş ise cilt alt tonu soğuk olanlara yakışıyormuş. İki elinize de farklı madenlerden yüzük takarak karşılaştırma yapabilirsiniz.

3. Fular Testi : Mavi ve sarı fular alarak ayna karşısında bu deneme yapabilirsiniz. Moda uzmanlarının sıkça kullandığı bu yöntemde mavi renk yakışıyorsa soğuk, sarı fular yakışıyorsa sıcak tona sahipsiniz.

4. Kağıt Testi : Son testimiz a4 kağıdını ayna karşısında yüzünüze yaklaştırıp bakabilirsiniz. Beyaz zemin yanında yüzünüz sarı/kırmızı tonlarındaysa sıcak, pempemsi bir renk aldıysa soğuk alt tonlu bir cilde sahipsiniz.

Bunca testten sonra hala belirleyemediyseniz nötr alt cilt tonuna sahipsiniz demektir. İnternette yaptığım araştırmaya göre HERKES NOTR OLDUĞUNU söylüyor. Öncelikle bu ihtimalin çok düşük olduğunu söylemek istiyorum.


5855_warm-cool-colors










Kawaii şeyler

Uzun bir aradan sonra herkese yeniden merhaba!

Aslında bugün sadece yazmak istiyordum. Odamda beni bekleyen sürpriz ile karşılaşana kadar bahsedecek belirli bir konum dahi yoktu. Karşılaştığım şeyi merak edenler için hızlıca anlatmaya başlıyorum.

Blippo.com isimli kawaii ürünler satan bir site keşfettim. Aylar oluyor. Genelde bu tarz siteler bildiğiniz üzere ya Türkiye'ye gönderim yapmıyorlar ya da aldığınız üründen çok kargo ücreti talep ediyorlar. Garip ama bu sitede öyle bir olay yok. Ücretsiz bir şekilde kapınıza getiriyorlar. Üstelik son aldığım şeyi isteyeli tam 15 gün olmuştu. Çalışma günü olarak değil. Tatil falan her şey dahil olarak 15 gün. Ebay, Aliexpress gibi siteleri kullananlar bilirler 3 haftadan hızlı gelmesi imkansıza yakındır. İşte ben bugün kutuyu odamda görünce çok şaşırdım. Daha da şaşırdığım kısım üzerinde nereden geldiğine dair bir ipucu olmamasıydı. Snailmail (eski tip posta ile haberleşme olayı) seven biri olarak acaba mektup arkadaşlarımdan biri mi gönderdi diye düşündüm. Blippo'dan geleceği aklımın ucuna gelmiyor. Neyse efendim. Aldığım şeylerden bahsetmek istiyorum biraz.

Odamda bulduğum paket. Tabi açılmamış halinin fotoğrafını çekmeyi unutmuşum :(


Aşağıdakilerde içindeki ürünler. Yemeye kıyabilecek miyim hiç bilmiyorum açıkçası. Rilakkumalı ve sailor kız olan kart yapışkanlarını hemmen kullandım. IstanbulKart'a çok yakıştı doğrusu :p


Sitede sık sık indirimler oluyor. Bunun dışında Kawaii Box denilen uygulaması var her ay 18.90$ karşılığında size bir kutu sevimli ürün getiriyor. Japan Candy Box ise Japon abur cuburları gönderiyor. Bunun aylık ücreti ise 19.90$ ikisini de henüz denemedim. Dolar bu kadar artmamış olsaydı denemeye değerdi. Sonuçta tek aylık alabiliyor abonelikten istediğinizde ayrılabiliyorsunuz.

Bu aldıklarımı denediğimde yine yazarım ben. Bu gecelik bu kadar olsun hepinizi öpüyorum. Kaçtım ben.

Rocket League

Günaydınız gençler!

Az önce gördüğüm bir haber ile son günlerin çok konuşulan oyunlarından Rocket League'den bahsetmek gerektiğini düşündüm. Ehm. Ben oyunuyor muyum? Hayır. Ama bakın size güzel haberlerim var. Hem şu şirinlikle belki ben de gaza gelip oynayabilirim.




Yok yok yanlış görmediniz. Back to the Future yani Geleceğe Dönüş eklentisi geliyor. Bu demek oluyor ki meşhur arabamız, oyunun içinde yer alacak. Ek paketin çıkış tarihi 21 Ekim olarak belirlenmiş.

Öyle yani.
(Konuyu nasıl bitireceğini bilemedi -_-)





Ingress 'ten Pokemon GO 'ya - 1

Herkese selam,
Uzun zamandır yazmak istediğim fakat fırsat bulamadığım Ingress ile başlayıp Pokemon GO'ya uzanan hikayeyi anlatmak istiyorum.

Yapımcığını Google ve Niantic Labs.'ın üstlendiği bu mobil oyun çocukken hayal ettiğimiz dünyanın ta kendisi. İtiraf edin çocukken ajan olmayı hepiniz hayal etmişsinizdir. İşte artık bu mümkün.

Nasıl mı? İşte şu şekilde bahsi geçen oyun öyle yatarak oynayabileceğiniz türde bir şey değil. Yani demek istediğim oyunun içince olmak zorundasınız, hareket edeceksiniz, totonuzu kaldıracaksınız o koltuktan, gezip yeni yerler göreceksiniz. Kim bilir belki her gün önünden geçtiğiniz o cami aslında bir portaldır.




Eğer şu an neler oluyor derseniz oyunun hikayesi şöyle:

“CERN’deki bilimadamlarının Egzotik Madde (Exotic Matter, yani XM) adlı bir parçacık keşfettiğini, bu maddenin dünyaya bazı kapılar (portallar) aracılığıyla dağıldığını ve insanların zihinlerini kontrol etmekte kullanılabileceğine inanıldığını öğreniyoruz ve bu alternatif dünyanın içinde, diğer her oyuncu gibi, bir ajan oluyoruz. Yeryüzünde üretilmiş, keşfedilmiş her güçlü silah gibi XM için de bir savaş var ve karşımıza bu uğurda savaşan iki oluşum çıkıyor: Aydınlar ve Direnişçiler. Aydınlar, XM’in dünyaya dağılmasını ve insanlar üstünde kullanılmasını savunan reformist bir örgütlenmeyken; Direnişçiler, XM’in insanlığın temel değerlerini yok edeceğine inanan ve Aydınlar’a engel olmaya çalışan muhafazakar bir örgütlenme.”

Yukarıdaki ufak alıntıdan sonra ufak bir anımı paylaşmak istiyorum. 2014 Mart ayında Cihan sayesinde bu oyun ile tanıştım. Direnişçi olmam da Cihan'ın etkisi var mı bilmiyorum gerçi ama durumu etik bulmadığım açık. Sonuçta zihin kontrolünden bahsediyoruz. NELER YAPILMAZ Kİ!
O sırada Halaskargazi Cad. üzerindeki Gloria Jeans'te oturmuştuk. Oyunu açtığımda Cihan "Bak ! Osmanbey metrosu portalmış, gel yıkalım onu." diyince bir an noluyoruz demedim değil. Kahveleri bitirdik, akşam 11 saat bu arada. Metro durağına geçtik ve resinatorleri hacklemeye başladık. Şimdi böyle anlatınca çok anlaşılır olmamış olabilir ama birazdan teker teker açıklayacağım terimleri. Hikayeye geri dönüyorum. Resinatorleri o kadar hızlı yok ettik ki Cihan durumdan şüphelenip bizimle birlikte biri daha var dedi. Akşam 11. Hafta içi. O saatlerde birilerinin olması çok garip bir durum. Herkes evine gitmeye falan çalışıyor olmalı çünkü. Derken caddenin karşısında telefonunu tık tık yapan birini gördük. Cihan'ın gel tanışalım adamla gazına gelip adamla tanıştık. 2 yıldır oynuyormuş. resis-tr.com'dan detaylara açıklamalara neler yaptığımıza bakabilirsin dedi. Buluşmalara falan katılabileceğimden bahsetti. İngiltere'ye gideceğim diyince ORALARI DA FETH ET! dedi gaza gelmiş bir şekilde.

Bu ufak anıdan sonra bahsettiğim terimleri açıklamaya geldi sıra.


Portal: Yapımcıları tarafından dünyanın bir çok yerine yerleştirilen “Portallar” sadece oyunun kullanıcıları tarafından görülebilir. Genellikle camiler, parklar, toplu taşıma noktaları, heykeller ve merkezi yerlerdeki nesneler (Mecidiyeköy Metro ve Metrobüs hattının kesiştiği noktada CAM NESNE adında portal mevcut :D ) olarak bulunurlar. Mavi olanlar "Resistance", yeşil olanlar "Enlightened" ve gri "sahipsiz portallar" olarak değerlendirilir.

Resinator: Gri portalı sahiplenmeniz için gereken parça. Portalları birbirine bağlayıp alan oluşturmak için de kullanıyorsunuz. Tabi bunun için her portala 8 adet koymanız gerekiyor.

Link: Portallara bağlı olan 8 resinatorden sonra portal anahtarına sahipseniz linki tıklayarak yakınınızdaki diğer portalı bağlayabiliyorsunuz. ( Ben henüz o kadar ilerleyemedim ama sanırım seviyeniz artınca linkleyebildiğiniz portal mesafesi de artıyor.)

Hack: Karşı grubun yani Enl iseniz Res'in, Res iseniz Enl'in resinatorlerini yıkmak ve o portalı kendi tarafınıza geçirmek için nötrleme yapmanız gerekiyor. Bu durumda gri portala ulaşmadan hack butonu ile karşı grubun portalını hackliyoruz. Bunu iki şekilde gerçekleştirebiliyorsunuz HACK butonuna uzun basarak Glyph denilen şifreleri gördükten sonra sizden çizmenizi istiyor ve ne kadar doğru yaptığınıza bağlı olarak ek güçler alıyorsunuz. Ya da sadece bir dokunuşla HACK butonuna basıyor ve düşen itemları alıp güçünüz yettiğince karşı takımın portalına zarar veriyorsunuz. Bu arada benim otobüs ile yoldan geçerken yaptığım ufak bir hackleme olayı var ki size de tavsiye ederim. Zamanınız olmadığı anlarda portalın yakınından geçerken, sizin portalınız ya da karşı takımın portalı
fark etmeksizin tıklıyorsunuz ve düşen itemları alıp ortadan kayboluyorsunuz (Y)

Mod: Bunun kullanımını tam bilmiyorum ama düşen itemlarda oluyor ve portallarınızı güçlendirmenize karşı taraftan gelecek saldırılardan korumanıza yardımcı oluyor diye biliyorum.

Portal Key: Bunu da unutmadan yazalım bazen portalların yanından geçerken portal key bulabilirsiniz. Bazen de hack sırasında düşürebilirsiniz. Bunu portalları uzaktan kontrol ederken ve birbirlerine bağlarken kullanabiliyorsunuz. Ve o portal sizin değilse bile gördüğünüz anahtarı almanızı öneriyorum belki bir gün anahtarını aldığınız portal sizin tarafınıza geçmiş olabilir. Böylece uzaktayken portaldaki resinatorlerin enerjileri azalırken onlara enerji ekleyebilirsiniz. (Enerji dediğim şey bildiğimiz XM maddesi aslında çaktırmayın bence enerji yüklemesi gibi kullanılıyor çünkü.)


Sorularınız olursa yazabilirsiniz. Benim İngiltere ile kesintiye uğramış Ingress oyunculuğum geçtiğimiz haftalarda geri döndü. Henüz 3 levelım. Çaylak ajanlara yardım edebilirim. Uzman ajanlar da yanlışlarımı düzeltirse / yardım ederse hayır demem.

Pokemon GO hikayesini bir sonraki yazıya saklıyorum ♥

Öperim sizi :*



Lens Alışverişi

Herkese merhaba.

Uzun bir aradan sonra alışveriş konulu yazmaya karar verdim. Hazır Halloween'a 1 ay gibi bir zaman kala, indirimlerin yoğunlaştığı bu günlerde lens alışverisi kadar mantıklı bir hareket olamazdı. Cosplay yapan insanların bildiği üzere bazı siteler inanılmaz indirimlerle karşımıza çıkabiliyor.

Bu açıdan size yıllardır alışveriş yaptığım ve hiçbir sorun yaşamadığım iki circle lens sitesini size gönül rahatlığı ile önerebilirim. Bunlardan biri yukarıda bahsettiğim, yeni tasarımı ile yeniden bizlerle olan Honeycolor diğeri ise daha fazla seçenek bulabileceğiniz Pinkyparadise.

Öncelikle Honeycolor'ın dönüşü şerefine yaptığı %50lik indirim var. Lens fiyat aralığının 15-25$ (+ minimum 6$ kargo) olduğunu düşündüğümüzde ve doların hızla artış gösterdiği şu günlerde cosplay için aldığımız lenslerin fiyatları ekonomimizi sarsacak seviyelere çıkabiliyor. %50 indirim bu açıdan inanılmaz. İndirimi kullanabilmek için satın alma işlemi sırasında LOVE50 kodunu girmeyi unutmayın!


 Diğer sitemiz ise Pinkyparadise. Kişisel fikrimi sorarsanız Honeycolor'dan çok Pinkyparadise'ı kullanmışımdır. Renk ve marka çeşitliliği, sitenin kullanım kolaylığı açısından daha iyi buluyorum. Sık sık yaptığı fırsatlar ve indirimlerle gönlümü kazanmış durumda. Tabi Halloween için yaptığı indirim biraz hayal kırıklığına uğratmadı değil. Sadece kargo parasını dahil etmeyeceğini söylemekle kalmayıp bunu da sadece tek çift lens için geçerli olacağını söylemesi gerçekten üzücü.


Yukarıdaki siteleri anlattıktan ve indirimlerden söz ettikten sonra insanın aklına şu soru takılıyor.

"Kurban Bayramı'nda aldığımız harçlıkları lens almaya mı harcayacağız?" 

Harçlık alma benim için epey gerilerde kaldı ama sanırım Honeycolor'daki lenslere bir göz atacağım açıkçası. Yakınlarda bir cosplay planım olmasa da köşede bir kırmızı lensim dursun istiyorum.

Unutmadan lensler hakkında ufak bir açıklamayı eklemek istiyorum. Açıldıktan sonra 1 yıl, kapalı iken 5 yıl kadar ömrü olan bu lenslerden indirim dönemlerinde bol bol alıp lazım olduğunda kullanmak kadar güzel bir duygu olamaz. Geçen yıl Christmas indiriminde aldığım 4 renk lensin ikisini dayanamayıp açtım ama diğer ikisi kullanılma zamanını bekliyor dolabımda. Bu arada belirtmek isterim açıldıktan sonra 1-2 haftada bir kullanmasanız dahi sakladığınız kaptaki lens solüsyonunu yenilemenizi, ilk açma tarihinizden 1 yıl geçtiği zaman lensleri kullanmamanızı öneriyorum. Bazı arkadaşlar 5 yıl kullandım sorun olmadı deseler de gözünüze bir zarar geldiğinde dönüşü olmayabilir. Bu yüzden lens kullanırken temizliğine ve son kullanma tarihlerine dikkatle bakın.


Don't Get Fired!


Selammm millet,

Size taze oyun getirdim. Minnak oyunlar serisinden sayılabilecek ve sizi çıldırtabilecek bu mobil oyun Cookie Clicker, Flappy Bird sevenler için HARİKA BİR TERCİH OLABİLİR. 
Açıkçası şarjım bitti hala işimde yükselemedim yeteeer diye bağırıp prizin dibinde oynamaya devam ettiğimi biliyorum.

İndirmek için ANDROİD : https://play.google.com/store/apps/details?id=com.quickturtle.EmployeeSurvival_en

APPLE : https://itunes.apple.com/us/app/dont-get-fired!/id1008957297?mt=8



Koreli bir oyun firması tarafından sunulan oyunun orjinal adı Neaggumın Jaonggyujig. Evet bence de kulağa saçma geliyor neyse.

Oyunumuzun konusu iş bulup kovulmamak.


İş arıyoruz ve tüm umudumuzu kaybediyoruz önce. ADETA GERÇEK HAYAT.
Ben 8. denememde stajyer olarak iş buldum.

Kore'de çalışma şartları çok ağır olduğu için gece gündüz çalışıyorsunuz yine de patronu memnun edemiyorsunuz.
Aşağıdaki ünlemleri tıklayarak üstlerinizden iş alıyor. Sağlığınızı düşürmeden işlerinizi bitirmeye çalışıyorsunuz.


Yükselebilirseniz kazandığınız para ile skillerinizi yükseltebilir böylece daha hızlı çalışıp sağlığınızı daha yüksek tutabilirsiniz.


Ben şu an oyunu oynamaya çalışıp beceremediğim için sinir krizleri geçiriyorum. Yılmak yok ŞİRKETİ ELE GEÇİRECEĞİM!!!!



Akıllı telefonlar için hologram görüntü oluşumu


Dünden beri ortalığı kasıp kavuran neredeyse karşılaşmama imkanınızın bulunmadığı do it yourself yani kendin yap projesini buraya da ekliyorum. Neden? Çünkü en kısa zamanda denemek istiyorum.

Asetat kadığı, maket bıçağı/kretuar ve yapıştırıcı gibi basit her yerde bulabileceğiniz malzemelerle yapılan bu şirin hologram görüntü oluşturucu denenesi projelerden.



Kafamı karıştıran tek nokta ise telefondan yaptığımız şeye yansıtacağımız gif/video gibi 4 açıdan gözüken olayı nasıl gerçekleştireceğimiz. Ben şimdilik araştırmadım, bunu deneyeceğim sırada araştırım bu yazının altına eklerim :3 Ben araştırmadan bilen birileri bu yazıyı okuyan olursa onlar da yorumlasınlar :3 ♥ 

Baymax Puf

Şu inanılmaz güzel Big Hero 6 animasyonunda kalbimizi kazanan Baymax karakterinin pufunu tasarlamışlar, sormaya gerek yok yine Japonlardan çıkmış. Boy olarak 230 cm ile animasyondaki Baymax ile aynı boyutta ♥ 

DeNA shopping'den 49,800 Yen/1000 Türk Lirasına alabilirsiniz. 

O kadar şirin buldum ki, odamda yer olmaması umrumda değil gerekirse yatağımı atarım şunun güzelliğine bak ya...

Şu an aşkım arttığı için kışın anneme yaptığım baskılar ile minik bir versiyonunun kalıbını çıkartmış diker misin bunu diye yalvarmıştım. Şu an o parçaların yerleri hakkında ise en ufak fikrim yok.
Bir an önce bulup dikmek uyurken sarılıp yatmak istiyorum. EVET BU SICAKTA BİLE ♥





Battleblock Theater - Eski yazı


Dün gece League of Legends clienti çalışmayınca alternatif ve çerezlik oyunlar arayışına yöneldim. Haliyle kış indiriminde aldığım arkadaşımla da “ay oynayalım bir güüün .s.s” dediğimiz bir oyundu. Kısmet dün geceye imiş.

Oyunu anlatmak gerekirse co-op olarak oynayabildiğinzi şirin mi şirin küpşeker kafalardan oluşan ( ben böyle diyorum evet ) indie bir oyun. BattleBlock Theater, bir kaza sonucu adaya düşen ve bu adayı yöneten kediler tarafından esir tutulan insanların hikayesini anlatıyor. Kurtulmamızın yolu ise, tiyatro sahnesine çıkıp bizi izleyen kedileri eğlendirebilmek! 


Dün gece yaklaşık 2 saat kadar oynama fırsatı bulduk ama son zamanlarda hiç bu kadar güldüğümü hatırlamıyorum. Gerek oyunun kasvetli steampunk vari havası, kolaj çalışmasını, kağıttan bir tiyatroyu andıran havası gerekse kafana düşen kağıttan gemi ile ölmen gibi durumlar GERÇEKTEN HARİKAYDI…

Sizde benim gibi oyunu alıp sonra oynarım diyenlerdenseniz ya da henüz almamışsanız bir an önce bir şekilde oynamaya çalışın.


Günlükümsü vol 123154

Hafta sonu rüyamda tuhaf bir saç şekli kestirdiğimi gördüm.

Die Antwoord'dan tanıdığımız Yolandi gibi kahkül kestirmişim. Saçlarımı da siyaha kuzgun siyahına boyatmışım. Aynaya baktığımda ufak bir şok geçirip "Fena olmamış olm!" diyor ve hayatıma devam ediyordum.


Katy'nin az kısası... Ama en çok buna benziyormuş saçım. İşin komik yanı kışın bir kaç kişinin isteği ile gaza gelip kahkül kesmiş ve 5 yaş gençleştiğimi görünce hayal kırıklığı yaşamıştım.

Anlamı her neyse sanırım yük olarak gördüğüm şeylerden kurtuluyorum. Hayata yeni sayfa açıyorum falan. Her ne ise. DEĞİŞİKLİK GÜZELDİR ♥

Mobil Agar.io

Merhaba kurabitolar,

Uzun zamandır şirin mi şirin minnoş mu minnoş mobil oyunları inceleme fırsatı bulamıyordum. İnternetin yavaşlığını bir çocuğunuz fark etmişsinizdir... Cuma günü başladığım animeyi takıla takıla izleyemediğimden sinirlenip laptobu bir yere fırlattım ve dedim ki fırsat bu fırsat otur mobil oyunlara göz at. Nitekim telefonum da dün gece inthar edince ortada kaldım. YILMAK YOK ! Babamın tableti aldığım gibi bir kaç oyun indirdim. Bunlardan biri AGAR.IO!

Web versiyonu ile gönlümüzde taht kuran, oynanışı inanılmaz basit ancak arkadaşlarla oynandığında diğer oyunlardan daha fazla eğlence içeren şirincecik oyun.

Daha önceleri birkaç girişimci tarafından mobile adapte edilmeye çalışılmış fakat başarılı olamamıştı. Flash oyunları ile çocukluğumuzdan beri tanıdığımız Miniclip ise bu işe bir el atmış ve Agar.io'yu mobil hale getirmiş.

Hız açısından tarayıcı versiyonuna göre fazlaca hızlı hissettirmiş olsa da kullanışlı arayüz ile benim gönlümde taht kurdu açıkçası.

Mantığından bahsetmediğimi fark edip ufak bir özet geçeyim. Siz bir dairesiniz ve sizden minik olan daireler peşindesiniz. 9gag gibi sitelerde çokça rastladığımız countryball mimlerinden yola çıkılarak oluşturulduğunu düşünüyorum. Aslını astarını bilen varsa yazsın şu aşağıdaki yorum kutucuğuna, nereden çıktı bu oyun?

Her neyse ülke, gezegen ve marka isimleri yaparak özel renklerde daire kullanarak oyuna girebiliyorsunuz. Aşağıda sizler için ufak bir liste paylaşıyorum.

2ch.hk
4chan
8ch
9gag
ayy lmao
bait
cia
confederate
doge
ea
earth
facepunch
feminism
hitler
isis
kc
mars
matriarchy
moon
nazi
origin
patriarchy
pewdiepie
piccolo
prodota
qing dynasty
quebec
reddit
sanik
satanist
sir
stalin
steam
stussy
tumblr
vinesauce
wojak
yaranaika

Ülkeler___
argentina
australia
austria
bangladesh
belarus
belgium,
bosnia
botswana
brazil
bulgaria
cambodia
canada
chile
china
croatia
denmark
estonia
european union
finland
france
german empire
germany
greece
indonesia
hong kong
hungary
imperial japan
india, indiana
iran
iraq
ireland
italy
jamaica
japan
latvia
lithuania
luxembourg
maldivas
mexico
netherlands
nigeria
north korea
norway
pakistan
peru
poland
portugal
prussia
romania
russia
scotland
sealand
south korea
spain
sweden
switzerland
taiwan
texas
thailand
tsarist russia
turkey
ukraine
united kingdom
usa
ussr

Bunlar çok güzel vol 1

Bunlar çok güzel başlığını da şu an türettiğim için vol 1 olarak başlıyorum. Yine internette gezerken rasladığım tatlış fotoğraflardan paylaşacağım burada :3














 




Kahve ve kurabiyelerden yapılmış sonsuz panorama tıpkı gökyüzü gibi. Sonsuz yıldızlar, sonsuz evren...

Son günlerde aldıklarım 1



Son günlerde aldıklarım başlığını ilk kez kullanıyorum. Daha öncede aldıklarımdan yaptıklarımdan bahsettim yalnız belli bir başlık altında toplamaya şu an karar verdim. Çünkü bu kez aldıklarımı bir kategori altında toplayamıyorum.

Bildiğiniz üzere nail art gibi konulara ve saçma sapan geek/kawaii aksesuarlara fazlasıyla düşkünüm. Minimalist olan her şeyi sevmeme ironik olarak odamda bazen kendimi bile kaybediyorum.

18 Temmuz'un doğum günüm olması bahanesiyle, biraz da amaan 3 haftadan önce gelmez nasılsa diyerek kendime içeriğinde 3 adet LUCKY BAG (Sürpriz yumurta gibi bir şey bu) aldım...

Asıl amacım nail art için kullanmak amaçlı stamp template'i (buna türkçe ne deniyor?!) almaktı. Aşağıya faturamı iliştiriyorum. Gördüğünüz gibi toplamda 10 $ ödeyerek 1 hafta içinde bir sürü saçma ürün aldım ❤



Pişman değilim beğenmediklerim olmadı değil oldu tabii ki ama annemle anlaştım mesela yaprak küpeleri o kullanacak. Çünkü her ne kadar esmer olsam da ten rengim altın/bronz tonları için uygun değil. Bu konuya sonradan değinmek istiyorum çünkü ten renginizin alt tonunu bilmek makyajdan giyime size hangi renklerin yakışabileceği konusunda çok yardımcı oluyor.



Yukarıda gördüğünüz karmaşa zarfı açıp içini dışına çıkartma şeklimden kaynaklı :3







Sondaki mezura neden vardı paketin içinde hiç anlam veremedim. Ama sorun değil, dikiş diken biri olarak kullanırım ben bunu dedim.

Bu benim BORNPRETTYSTORE 'dan 3. alışverişim. Free shipping demesine rağmen 3$ gibi bir ücret istemesi dışında bir problemim yok. 1 hafta uzakdoğu sitelerinden yapılan bir alışveriş için gerçekten hızlı olan bir süre. 

Ufak bir indirim kodum var bu site üzerinde. İlgilenenler %10luk bu kodu kullanabilir. Böylece en azından kargo parasından kurtulmuş olabilirsiniz :3

TKTT10


Ivır zıvırlar aldıkça denedikçe yazmaya devam edeceğim. Görüşürüz kurabitolar :*